SIMPLEPAST TENSE KONU ANLATIMI (Geçmiş Zaman) (6, 7 ve 8.Sınıf) PRESENT CONTINUOUS TENSE (Şimdiki zaman) (7.Sınıf) Simple Present Tense Konu Anlatımı Örnekler Exercises (7.Sınıf) PAST CONTINUOUS TENSE (8.Sınıf) Present Perfect Tense (8.Sınıf) ADVERBS OF FREQUENCY (SIKLIK ZARFLARI) (7.Sınıf) TO BE (Am - Is - Are) (5 ve 6 6.SINIF İNGİLİZCE 1.ÜNİTE LİFE (YAŞAM) KONU ANLATIMI 6 Temmuz 2022; 5. Sınıf İngilizce Testleri ve Alıştırmaları (Yanıtlarıyla) 31 Mayıs 2022; 5. Sınıf İngilizce Konuları ve Üniteleri Anlatımı (2020 – 2021) 31 Mayıs 2022; 5.Sınıf İngilizce Ders Kitabı Cevapları (MEB Yayınları) 27 Mayıs 2022; 5. Sınıf Ünite Konu Anlatımı Öğrenci Sunusu. Açıklama: Telling The Time A Kadar (telling The Time Dahil Değildir. O İkinci Bölümde Olacaktır.) 6. Sınıf İngilizce 1. Ünite Konu Anlatımı Öğrenci Sunusu dosyası, 6. Sınıf İngilizce Sunuları bölümünde bulunmaktadır. 6. 6. Sınıf İngilizce 4. Ünite (Monopol) Kelimeler + Konu Anlatımı Bu ünitede karşımıza çıkan yeni kelimeler ile konu anlatımı vardır. Bölüm: 6. Sınıf İngilizce Etkinlik ve Çalışma Kağıtları Gönderen: seroz1980 Tarih: 16 Aralık 2019 Boyut: 0.017 Mb İndirme: 3.864 Teşekkür: 2 Youtube Konu Anlatımı Videosu. Ünitenin önemli kelimeleri , konu anlatımı ve özeti ve alıştırmaları içeren konu anlatım videosunu izleyiniz. Abone olmayı unutmayın. Bağlantıyı al. Icons/ic_24_facebook_dark. Facebook. Icons/ic_24_twitter_dark. Twitter. Icons/ic_24_pinterest_dark. 6. Sınıf İngilizce 1. Ünite Life Kelimeleri. 2. ÜNİTE: Yummy Breakfast (Leziz Kahvaltı) Food and Drinks (Yiyecek ve İçecekler) Talking about likes / dislikes (Sevilen / sevilmeyen şeylerden bahsetme) ⇒ 6. Sınıf İngilizce 2. Ünite Yummy Breakfast Kelimeleri. 3. ÜNİTE: Downtown (Şehir Merkezi) Present Continuous Tense (Şimdiki Zaman) 5thj2. Anasayfa››6. Sınıf 6. Ünite›› 6. Sınıf İngilizce ››6. Sınıf İngilizce 6. Ünite Konu Anlatımı Ekran Görüntüleri Paylaş! Tweetle! +1 Ver! LisansÜcretsiz DilEnglish Dosya mb ÜreticiSinan AKGÜL İşletim SistemiPDF Eklenme Tarihi2 sene önce . Yorum Yaz Üye Ol - İndir 556 kez indirildi Puanlama 2 votes, average 5,00 out of 5Loading... İngilizce üzerinden demokrasi ünitesini ele alarak bu yazı içerisinde inceleyeceğiz. Türkçe ve İngilizce kelime karşılıklarına bakacağız ve bunlarla ilgili cümleler kuracağız. Ele alacağımız cümleler üzerinden konuyu daha iyi anlamaya çalışacağız. İşte 6. sınıf İngilizce 10. ÜNİTE democracy demokrasi konu özgürce ve eşit şekilde seçme ve seçilme hakkı demokrasi olarak bilinir. Biz de bu ünite üzerinden seçme seçilme hakları konusunda farklı kelimeler öğrenerek bunlar üzerinden İngilizce cümleler kuracağız. Böylece İngilizcede demokrasi açısından nasıl kelimeler ve cümleler bulunuyor; bu cümleler ile demokrasi nasıl işleniyor Sınıf İngilizce 10. ÜNİTE Democracy Demokrasi Konu Anlatımı Oldukça kolay bir ünite olarak demokrasi konusu üzerinden gramer öğreneceğiz. Ancak öncelikle temel kavramların neler olduğuna bir bakalım ve demokrasi ile ilgili bazı kelimeleri öğrenelim. A Candidate Aday President Başkan Vote Oy kullanmak ya da oy vermek The polls Anket ya da anketler Campain Kampanya Public Halk Republic Cumhuriyet Genel olarak demokrasi konusu içerisinde yukarıdaki kelimeleri kullanabiliriz. Bu kelimeler ile beraber ele alınacak olan cümleler eşliğinde, İngilizce demokrasi ünitesini daha iyi anlayacağız. Örnek İs everybody equal in democracy? Do you think it is important? Bu örnek içerisinde, Bir demokrasi içerisinde herkes eşit midir? Sizce bu önemli mi?’’ sorularını yöneltiyoruz. Şimdi buna karşı bir cevap verelim. Cevap Yes, everybody isequal in democrasies. Evet herkes demokrasi içerisinde eşittir. Because democracy gives everyone the same rights. Çünkü demokrasi herkese aynı hakları verir. Democracy is important because protects the basic rights. Demokrasi önemlidir çünkü temel hakları korur. Burada gördüğümüz gibi demokrasinin önemli olduğunu ve Cumhuriyet içerisinde haklarımızı koruduğunu anlıyoruz. İngilizce bu şekilde demokrasinin önemli olduğunu dile getirebilir ve farklı örnekler üzerinden başka cümleler de kurabiliriz. Aynı zamanda Demokrasi konusu içerisinde, should’ kullanılır. Should İngilizce kelimesi Türkçe içerisinde, meli-malı’ anlamlarına gelmektedir. Örnek Why should the election be fair? Bu örnek içerisinde ise, Seçimler ne için adil olmalı’ şeklinde bir soru yöneltiyoruz. Şimdi bu soruya cevap verelim. Cevap Elections must reflect the free expression of the will of the people. Seçimler halkın özgür iradesini yansıtmalıdır. People should choose the right candidate for themselves. İnsanlar kendileri için doğru adayı seçmelidir. Bu örnekte gördüğümüz gibi seçimlerin neden adil olması gerektiğini öğrenmiş olduk. İngilizce üzerinden seçimlerin halkınöÖzgür iradesini yansıtması ve herkesin kendisi için doğru adayı seçmesi gerektiğini yazdık. Bu şekilde siz de farklı örnekler yapabilir ve konuyu daha iyi biçimde anlayabilirsiniz. Şimdi İngilizce seçimlerle ilgili başka bir soru soralım ve cevabını verelim. Örnek Can you vote in general elections? Verdiğimiz bu örnek içerisinde, Genel seçimlerde oy kullanabilir misin?’ sorusunu yönelttik. Şimdi buna İngilizce cevap verelim ve Türkçe karşılığını yazalım. Cevap No, I can't vote because ı must be 18. Hayır, oy veremem. Çünkü 18 yaşında olmalıyım. I am twelve years old. Ben 12 yaşındayım. Bu örneğimizde gördüğümüz gibi oy vermek için 18 yaşına girmemiz gerektiğini söylüyoruz. Ancak 12 yaşında olan biri genel seçimlerde oy kullanamaz. İngilizce demokrasi konusu içerisinde bu şekilde soru sorabilir ve cevap verebilirsiniz. Aynı zamanda demokrasi ile ilgili diğer yukarıdaki kelimeleri kullanabilir ve örnekler yapabilirsiniz. Örnek The candidate should never break the law. Adaylar asla yasayı çiğnememelidir. Bu şekilde siz de değişik örnekler ele alabilir ve cümleler kurabilirsiniz. Weather Conditions Hava Şartları ünitesinde, şehrimizde, ülkemizde ve başka ülkelerde, hava koşullarını, ayları, mevsimleri ve her mevsimde gördüğümüz tabiat olaylarını, yaptığımız eylemleri anlamayı ve anlatmayı öğreneceğiz. Önce konuya hazırlanmamızı sağlayacak soruları görelim. What is your favourite season? En sevdiğin mevsim hangisi? What is the weather like in your city today? Şehrinde bugün hava nasıl? How is the weather in your hometown in autumn? Sonbaharda bulunduğunuz yerde iklim nasıldır? Do you listen to the weather news on TV every day? Her gün televizyonda hava durumu haberleri dinliyor musun? Do all the regions have the same climate in Turkey? Türkiye’deki bütün bölgelerde iklim aynı mıdır? In which cities is it sunny? Hangi şehirler güneşli olacak? Do you like sunny weather or rainy weather? Güneşli havayı mı, yoksa yağmurlu havayı mı seversin? Do you like snowy or rainy days? Karlı mı yoksa yağmurlu günleri mi seversin? Do older people like snowy weather? Yaşlı insanlar, karlı havayı severler mi? In which season do the children make snowmen? Hangi mevsimde çocuklar kardan adamlar yaparlar? How many months are there in a year? Bir yılda kaç ay vardır? How many seasons are there in a year? Bir yılda kaç mevsim vardır? What are the four seasons of the year? Yılın dört mevsimi hangileridir? What is your favourite season? En sevdiğin mevsim hangisidir? Which season comes back before spring? Bahardan önce hangi mevsim gelir? Does it snow in your city in winter? Kışın şehrine kar yağar mı? Does it snow a lot in Hakkari in winter? Kışın Hakkari’ye çok kar yağar mı? Do you like snowy weather? Karlı havayı sever misin? Does it rain in your city in summer? Şehrine yazın yağmur yağar mı? Which season is rainy snowy? Hangi mevsim yağmurlu karlı? Which season is usually warm and sunny? Hangi mevsim genellikle sıcak ve güneşlidir? What do you do in sunny weather? Güneşli havada ne yaparsın? Who does your father go fishing with in summer? Baban yazın kiminle balık tutmaya gider? In which season do farmers plant? Çiftçiler hangi mevsimde ekim yaparlar? What kind of clothes do you wear in summer? Yazın ne tür kıyafetler giyersin? What kind of clothes do people wear in autumn? İnsanlar sonbaharda ne tür kıyafetler giyerler? What do you wear in winter? Kışın ne giyersin? What can you wear on rainy days? Yağmurlu günlerde ne giyebilirsin? When do you wear a raincoat and a hat? He zaman yağmurluk ve bir şapka giyersin? Which season is your birthday in? Doğum gününüz hangi mevsimde? What is the temperature today? Sıcaklık bugün ne kadar? When do you go skiing? In autumn or in winter? Kayak yapmaya ne zaman gidersin? Sonbaharda mı, yoksa kışın mı? Is there any snow in Antalya in winter? Kışın Antalya’da hiç kar var mıdır? Is Kars very cold or wet in winter? Kars, kışın çok soğuk mu yoksa nemli mi? Örnek cümle çözümlemelerine geçebiliriz. There are seven geographical region in Turkey. Türkiye’de yedi coğrafi bölge vardır. The sun is in the east in the morning. Güneş, sabah doğudadır. The sun is in the east in the evening. Güneş, akşam batıdadır. There are 365 days in a year. Bir yılda üçyüzaltmışbeş gün vardır. The seasons change four times a year. Mevsimler bir yılda dört defa değişir. Our summer holiday starts in June. Yaz tatilimiz haziranda başlar. It is 35° C. thirty-five degrees centigrade. It is hot. Hava otuzbeş derece. Sıcak. It is sunny and hot until noon. Let’s go to the beach. Hava, öğlene kadar güneşli ve sıcak. Plaja gidelim. We usually go to the beach, swim ve play beach ball. Genellikle plaja gider, yüzer ve plaj topu oynarız. You don’t get up early and go to school in summer. Yazın erken kalkmaz ve okula gitmezsin. I have a holiday with my family in summer. Yazın ailemle tatil yaparım. We can swim all day and eat ice cream every day. Hergün gün boyu yüzebilir ve dondurma yiyebiliriz. It is sunny. Put on your cap and sunglasses. Hava güneşli. Şapkanı ve güneş gözlüğünü tak. You want to drink cold drinks a lot in summer. Yazın çok fazla soğuk içecek içmek istiyorsun. You can wear your sunglasses to protect your eyes from the sun. Gözlerini güneşten korumak için güneş gözlüğünü takabilirsin. You can swim and sunbathe in summer. Yazın yüzebilir ve güneş banyosu yapabilirsin. Hakan always goes to a swimming pool in summer. Hakan yazın daima bir yüzme havuzuna gider. You can wear sunglasses on a sunny day. Güneşli bir günde güneş gözlüğü takabilirsin. The days are long in summer. Yazın günler uzundur. June, July and August are summer months. Haziran, temmuz ve ağustos yaz aylarıdır. Polar bears can’t live in hot weather. Kutup ayıları sıcak havada yaşayamazlar. In summer, the weather is always hot and you don’t get ill. Yazın hava daima sıcaktır ve sen hasta olmazsın. My father likes walking on sunny days. Babam güneşli günlerde yürümeyi sever. I use my suncream on sunny days. Güneşli günlerde güneş kremimi kullanırım. It is very hot. Wear your T-shirt and shorts. Hava çok sıcak. Tişörtünü ve şortunu giy. It is hot today. What should I wear? Bugün hava sıcak. Ne giyeyim? Summer comes from spring. Yaz, ilkbahardan sonra gelir. Summer is the hottest season of the year. Yaz yılın en sıcak mevsimidir. It never snows in summer. Yazın hiç kar yağmaz. People always wear light clothes in summer. İnsanlar yazın daima ince kıyafetler giyerler. Your sister usually makes a sand castle at the beach. Kız kardeşin genellikle plajda kumdan kale yapar. You eat watermelons and melons in summer. Yazın karpuz ve kavun yersin. Rose always rides her bicycle in summer. Rose yazın daima bisikletine biner. I can ski and skate on ice. Buzda kayabilir ve paten yapabilirim. We like playing in the snow. Karda oynamayı severiz. The leaves turn yellow and red in autumn. Sonbaharda yapraklar sarı ve kırmızıya döner. You stay at home after school in autumn. Sonbaharda okuldan sonra evde kalırsın. You usually wear a raincoat and a hat in autumn. Sonbaharda genellikle yağmurluk ve şapka giyersin. You need an umbrella on a rainy day. Yağmurlu bir günde şemsiyeye ihtiyaç duyarsın. You go to school and study your lessons in autumn. Sonbaharda okula gider ve derslerine çalışırsın. In autumn, the weather is sometimes warm and sunny. Sonbaharda hava bazen ılık ve güneşlidir. Children can’t go out and play volleyball in the gardens in autumn. Çocuklar, sonbaharda dışarıya çıkamaz ve bahçelerde voleybol oynayamazlar. The weather is foggy. He can’t see anywhere outside. Hava sisli. Dışarıda hiçbir yeri göremez. Sailors don’t like foggy weather. Denizciler sisli havayı sevmezler. It is windy. Be careful with your hat. Hava rüzgârlı. Şapkana dikkat et. Your hat flies on a windy day. Rüzgârlı günde şapkan uçar. You can fly your kite in windy weather. Rüzgârlı havada uçurtmanı uçurabilirsin. Snowflakes make snow. Kar taneleri, kar yapar. Snowflakes always have six sides. Kar taneleri daima altı köşelidir. It snows on cold days. Soğuk günlerde kar yağar. Roads are icy in Hakkari in winter. Hakkari’de kışın yollar buzludur. The days are short in winter. Kış mevsiminde günler kısadır. It is 0° C. zero degrees centigrade It is cold. Hava sıfır derece. Soğuk. Flowers don’t grow in winter. Çiçekler kışın büyümezler. In winter the weather is cold and dark. Kışın hava soğuk ve karanlıktır. The temperature is below zero. The lake can freze. Sıcaklık sıfırın dondurabilir. Water freezes at 0 degrees centigrade. Su, sıfır derecede donar. People feel cold in winter. İnsanlar kışın üşüdüklerini hissederler. The sun is behind the clouds on a cloudy day. Bulutlu bir günde, güneş bulutların arkasındadır. It is very cold. You should wear your pullover. Hava çok soğuk. Kazağını giymelisin. He has hot chocolate on cold days. Soğuk günlerde sıcak çikolata içer. It never snows in Ethiopia. Etiyopya’ya hiç kar yağmaz. We can usually make a snowman on a snowy day. Biz karlı bir günde genellikle bir kardan adam yapabiliriz. It is snowing. You can play snowballs in the garden. Kar yağıyor. Bahçede kartopu oynayabilirsiniz. It is very cold and snowy in Ağrı in winter. Ağrı kışın çok soğuk ve karlıdır. The winter in Rome is chilly and quite dry. Roma’da kış serin ve kurudur. It is very cold. Wear your coat and boots. Hava çok soğuk. Paltonu ve botlarını giy. You wear your thick clothes on cold days. Soğuk günlerde kalın giysilerini giymelisin. It is not safe to drive on icy roads. Buzlu yolda araba kullanmak güvenli değil. You must drive your car slowly, because the streets are icy. Arabayı yavaş sürmelisin, çünki yollar buzlu. Hans always goes skiing in winter. Hans, kışın hep kayağa gider. Leaves on trees are green in spring. İlkbaharda ağaçlardaki yapraklar yeşil renge bürünür. The weather is hot and sunny in Antalya in spring. İlkbaharda Antalya’da hava sıcak ve güneşlidir. You need an umbrella and a raincoat in spring. İlkbaharda bir şemsiye ve yağmurluğa ihtiyacın var. Suna likes watching the rain. Suna yağmuru seyretmeyi sever. It is not safe to drive in rainy weather. Yağmurlu havada araba kullanmak güvenli değil. It is raining heavily now. Çok şiddetli yağmur yağıyor. In İzmir, the weather is warm and sunny in March. İzmir’de mart ayında hava ılık ve güneşlidir. Schools close at the end of the spring. Okullar, ilkbaharın sonunda kapanır. The weather is warm and the trees are green. Hava ılık ve ağaçlar yeşil. There is always the risk of rain and fog in autumn. Sonbaharda her zaman yağmur ve sis riski vardır. In spring, it usually rains. İlkbaharda hep yağmur yağar. It is raining. Take your umbrella. Yağmur yağıyor. Şemsiyeni al. It is rainy and cool during the day. Hava, gün boyunca yağmurlu ve serin. The weather is sunny and hot. You can go on a picnic. Hava güneşli ve sıcak. Pikniğe gidebilirsiniz. The weather changes very quickly / slowly. Hava çok hızlı / yavaş değişir. Bu metnin her türlü yayın hakkı A. Hikmet İnce’ye aittir. Hiçbir şekilde alıntı yapılamaz ve başka bir yayında kullanılamaz. Aksi davranışta bulunanlar hakkında, hukuk büromuz her türlü yasal işlemi uygulayacaktır. Üçüncü kişilere duyurulur ... Bu İngilizce konu anlatımı 41,033 kez okundu.

ingilizce 6 sınıf konu anlatımı